Ne hale geldik!

İçim acıdan şişti!

Biz ne halde geldik…

Bizi bu hale kimler getirdi?

Duyarsızlığa sitem etmek yetmiyor!

Acıyı anlamamız için bire bir yaşamamız mı gerekiyor!

Şehitlerin hepimizin evlerinden çıkması mı gerekiyor?

Para karşılığında da ölse, görev içinde ölse, kimin için ölüyor insanlarımız?

Vatan – Millet – Sakarya deyip, vur patlasın, çal oynasın umarsızlığındayız!

Dramatize edilen ölümlerle halkı kanal kanal gezdiren ve halka sunulan yeni televizyon dizisi; şehit haberleri…

Oysaki mahalleye gelen şehidin acısı hepimizin yüreğine düşer düşer, sahipliği de!

Masum analara biçilen cezaların acılarına ortak olma zamanı!

****

Ham meyveyi kopardılar dalından!

Olgunlaşmayan özgürlüklerin adı demokrasi olamaz

Hukuk ezilirken memleketin başı göğe erer mi?

Kompleksleriyle yazılan bir kader, bir alınyazısı, altüst olmuş insanlığın kopuşları ve hala Barışın adı yok!..

Kişisel darbeler yeni bir düzen savaşının pis kokularını yayıyor…

YENİDÜNYA YENİ DÜZEN

Karmaşa yarat, kalan sağlar bizimdir!

****

Türkiye’nin ruhu hasta!

Sosyal kontrolün sağlanmasına hizmet eden araçlar, toplumsal hâkimiyeti eline tutan, hegemonik değerleri temsil eden değerler, ahlak anlayışı, yasa ve kurallar, inancı dikte edenlerin formuna büründü.

Ruhsal sağlığı açık olmayan, fikir birliğine varılamayan, normal ruhsal süreçlerin deformasyona uğradığı, kötüye kullanım bozukluğuna sahip “siyasete/siyasetçiye” elektro-şok uygulamanın zamanıdır!

Hepimiz hipnotize edildik…

İllüzyon kusursuz cinayetin ta kendisidir!

Gerçeğin saklandığı illüzyon gerçeklik ilkesini yitirdi.

Gerçek ve hayal gücünün birbirine karıştırıldığı deneyimler yaşıyoruz.

Kendi ideolojilerini yerleştirebilmek için geçmişi altüst eden bir eşzamanlılık, maskeleme, gizleme, mekânsal parçalama ve yabancılaştırma bireyciliği geliştiriliyor.

****

Zenginlik ve Şatafat

Siyasi niteliklerini zenginlik ve şatafata adayanların çıkar hesaplarındaki bol şovlu günlerindeyiz!

Tanrı bu zenginliği ve şatafatı onaylıyor mu?

Zenginlik ve şatafatla yaşayanlarla,  yoksulluk ve sefaletin içinde yaşayanlar arasında yaman bir çelişki varsa,  İslam’ın temsilinde flaşı patlatarak,  sorunu görünmez hale getirmeye çalışmak, kime günah yazar?