Erdem Sahibi Olmak

   Hayatımda ilk kez eski lisenin önünden geçerken görmüştüm onu “işte bu çocuk hukuk fakültesini kazanmış” demişti arkadaşım. Kıvırcık saçlarıyla aklıma kazanan bu kişiyle yıllar sonra aynı mevkide yer aldık. Avukat Erdem Boyacı 19 yıllık arkadaşım ve meslektaşım.

   Erdem’in avukatlar arasında en meşhur özelliklerinden biri de kendine has gülüşü daha doğrusu kahkahasıdır. Kahkahasından da anlaşılacağı üzere Erdem neşeli, gülmeyi, güldürmeyi seven bir adamdır. Bunca yıldır sosyal demokrat çizgide yürüyen Erdem gerek ressamlık yönüyle gerekse yazarlığıyla naif bir ruha sahip olan biri olarak hiçbir zaman karşıt olduğu görüşlere uluorta saldırmamış hakaret içeren sözler sarf etmemiştir.

   Neşeli yönüyle espriyi seven bu arkadaşımız zaman zaman hepimiz gibi sosyal paylaşım sitelerini kullanır ve birçok kişinin saygı sınırlarını aşan paylaşımlarının tam tersine naif paylaşımlarda bulunur. Geçtiğimiz gün Erdem’in sosyal paylaşım sitesindeki bir paylaşımı sebebiyle  “Cumhurbaşkanı’na hakaret suçu”’ndan hakkında dava açıldığını üzüntüyle öğrendim.

   İddianamede “Cumhurbaşkanı’nın elinde alkollü içki bardağı olduğu, alkollü içki kullandığı kanısı uyandıracak şekilde montajlanmış olan resmi paylaşarak sayın Cumhurbaşkanı hakkında toplumun sahip olduğu düşüncesi duygu ve değer yargılarını sarsmaya yönelik fiil izafe ettiği, onur şeref ve saygınlığını ihlal ettiği” yazmaktadır. Öncelikle söylemem gerekir ki o fotoğrafı ve hatta yanında Necmettin Erbakan olduğu haldeki geniş fotoğrafı ben de gördüm. Fotoğrafta gazeteci Fatih Portakal sayfasında sadece Erdoğan’ı göstererek yayınlandığı ve Erdem tarafından paylaşılan halinin bile herhangi bir kimseye hakaret içerdiği duygusu bende oluşmadı. Kaldı ki fotoğrafın çok uzun yıllar önce çekildiği ve o tarihte muhtemelen bırakın Cumhurbaşkanlığını Başbakan bile olmadığı aşikar. Uzman değilim ama bu fotoğraf montaja benzememektedir ancak olsa olsa fotoğraf tekniğiyle ifade edersek geniş fotoğrafının kırpılmış bir parçasıdır.

   Bir an için Recep Tayyip Erdoğan’ın rakı içtiği düşüncesiyle bu fotoğrafın yayınlandığını varsayalım. İyi de birinin rakı içmesi ne zaman suç oldu da rakı içerken ya da içtiği izlenimi veren fotoğrafını paylaşmak hakaret oldu? Bugüne kadar başta Atatürk olmak üzere birçok liderin ve kişinin milyonlarca fotoğrafı bu şekilde paylaşılmıştır. Mesele Erdoğan’ın alkol alıp almaması mıdır? Birinin alkol aldığına dair fotoğrafı o kişiyi nasıl tahkir eder? Ülkede yaşayan herhangi birinin alkol kullanıp kullanmaması beni hiç ilgilendirmediği gibi benim gözümdeki değerini azaltıp ya da arttırmak için bir gerekçe olamaz. Ben kendi ailemin iyi ve kötü alışkanlıklarını sorgular ve değerlendiririm başkasından bana ne? Hatta bırakın alkollü fotoğrafı CHP Kılıçdaroğlu’nun gerçekten montajlanarak dansöz kıyafetli fotoğrafları bile benim için o kişiyle ilgili olumsuz bir düşünce oluşturmadı, oluşturamaz. Ama birileri benim gibi düşünmemiş ve Erdem Boyacı’yı ihbar etmiş hem de adını veremeyecek kadar cesareti olmadığı için Bimer’den ismini gizleyerek şikayet etmiş. Keşke o kişiye sorabilsek bu fotoğraf sende nasıl bir hakaret hissi uyandırdı diye? Çünkü bu fotoğraf başta ben olmak üzere etrafımdaki hiç kimsede Recep Tayyip Erdoğan’a karşı olan hislerinde olumlu veya olumsuz bir etki yapmamış. Bu arkadaş ne hissetti de hakaret olduğu kanısıyla muhbirlik yapıverdi, meraktayım.

  Yazımı hazırladığım sırada bir arkadaşım denk geldi, konu açılınca enteresan bir yorum yaptı “ben namaz kılmam üstelik içki de içerim. Birisi benim fotoğrafımı montajlayıp namaz kılarmış gibi paylaşsa ben neden utanayım. Bu bana hakaret olmaz ki? Benim gibi birinin namaz kılması ile inançlı birinin içki içmesi aynı şey değil mi?”. Bu yorum bizim gibi düşünenlere biraz garip gelebilir ancak madem mesele kişinin inanmadığı değerlerle paralellik gösteren hareketleri yapması, o zaman söylediği çok da kötü bir örnek olmadı sanırım.

   Neyse konu artık Mahkemeye intikal etti ve bir şekilde bu paylaşımın suç olup olmadığına karar verilecek. Kişisel görüşüm ve temennim suç oluşmadığı yönünde ancak son söz mahkemenin.

   Ben geçmişten bugüne hem inandığı değerleri savunan hem de karşıt görüşlere karşı sınırı aşmayan eleştirilerle ismi gibi Erdem sahibi davranan değerli arkadaşım ve meslekdaşımın bunun da üstesinden geleceğine eminim.

   Erdem sahibi kişilerden olduğumu düşünsem de kendi kendime böyle bir yorumda bulunmak çok da şık değil ancak erdem konusunda emin olduğum bir şey var ki o da erdem sahibi bir arkadaşa sahip olduğum. Temennim başta idarecilerimiz ve makam sahipleri olmak üzere tüm ulusumuzun erdem sahibi olmasıdır.