Bir Eşkiyamız Eksikti
27 Kasım, 2012İzmir’in denizi ve görsel güzellikleri kentle anılsa da belki de daha çok beğeniye mazhar olan İzmirlinin hoşgörüsü ve diğer büyük kentlerle kıyaslanmayacak ölçüdeki rahatlığı ve güvenliğidir.
İzmir’de kadınlarımız birçok semtte gece dışarı çıkma özgürlüğüne sahipken diğer kentlerde erkeklerin bile gece çıkması çok güveni olmayabiliyor. Ya da özellikle İstanbul’da kendi aracınızı sokakta korumak için değnekçi ya da sözde otoparkçılara adeta haraç ödemek sorunda kalırken İzmir’de birçok yerde siz de aracınız da güven içinde oluyorsunuz. Ancak geçen hafta öyle rahatsız edici bir olay oldu ki burada yer vermeden geçemeyeceğim.
Geçtiğimiz hafta içi Fuar’ın önündeki 9 Eylül Meydanı’ndan Karataş’a doğru yol alıyordum. Meydandan Gazi Bulvarı’na doğru ilerledim. Gazi Bulvarı ile Gazi Osman Paşa Bulvarı’nın kesiştiği yerdeki ışıklar kırmızıya dönünce durakladım. Nereden çıktığını anlamadığım yirmi beş yaşlarında orta halliden daha irice iki kişi ellerinde sabunlu sünger ve bezlerle ortaya fırladı. Gençlerden bir tanesi arabanın ön camına doğru ilerledi ve elindeki sabunlu süngeri cama sürterken ben sert bir şekilde kornaya basınca irkildi ve gözgöze geldik. Ben niyetimi çok açık bir şekilde ve sertçe ifade edip elimle de çekilmesini işaret edince genç hemen arabamın başından ayrılıp arkadaki araca yöneldi. Diğeri ise sağımdaki başka araçlara hamle yapıyordu. Benim araçtan istediğini alamayan genç arkadaki aracın camında istediğini yapma şansı buldu. Ben de aracımın iç aynasından olan biteni izliyordum. Genç camı baştan aşağı sabunlayıp sonra da bezle sildi. Sürücünün isteği ve iradesi dışında gerçekleşen bu eylem sonrasında ellerini açıp para istedi. Buraya kadar olanları belki makul görebiliriz. Böyle zorlama bir sözde temizlik (!) sonrası sürücü gönlünden koparsa bir şeyler verir ancak kimse buna zorlanamaz. İşte sürücü de ellerini açan gence para yok anlamında işaret yapınca iki gencin aslında “araçlara hizmet sunalım belki bahşiş verirler” zihniyetinde olmadıkları ortaya çıktı. Çünkü sanki sürücüler buna mecburmuş ve mutlaka para vermeleri gerekirmiş gibi zor kullanamaya kalktılar ve araca doğru sert harekelerle ilerlediler. Bir tanesi eliyle cama vurmaya başladı. Araçtaki sürücü korku dolu gözlerle bakmaktaydı ki ışığın yeşile dönmesiyle trafik hareketlendi ve bu “şehir eşkiyaları” yoldan çekilmek zorunda kaldı ve sürücü muhtemel bir zarardan kurtuldu.
Hemen gözlerim civarda bir polis aradı. 9 Eylül Meydanı’ndan sahil yolu boyunca Karataş Lisesi’nin Mithatpaşa dönüşüne kadar herhangi bir ekip otosuyla karşılaşmadım. Güzergah boyunca sadece Gazi Bulvarı üzerinde bir bankanın önüne park etmiş bir polis motosikleti ve bir de Cumhuriyet Bulvarı’nın Fevzipaşa Bulvarı ile kesiştiği kavşağa çok yakın bir tekel bayii önünde sandalyede keyifle sohbet eden bir trafik polisine rastladım. Motosikleti gördüğümde sağa çekip dörtlüleri yaktım ve motosiklet sürücüsü polise bakındım ancak kimseleri göremeyince yoluma devam ettim. İkinci polis de belirttiğim gibi sandalyede otururken neşeli bir sohbet içindeydi ve yolun diğer tarafında benim ona işaret ettiğimi göremeyecek kadar meşguldü (!)
İzmir’in en işlek caddesinden Karataş’a kadar tek bir ekip otosu ya da polis yoktu. Gazi Bulvarı’nda onlarca bankanın ve önemli kapasitede işyerinin olduğunu ve yine birçok kişinin burayı kullandığını düşünürsek ortalıkta güvenliğimizden sorumlu tek bir polis olmaması beni hem şaşırttı hem de üzdü. Elbette adım başı polisle karşılaşmak çok da sevimli değil ama böylesine önemli bir noktada kilometrelerce polise rastlamamakta çok da doğru gelmedi bana. Hem hatırlıyor musunuz daha birkaç ay önce bu civarda bir banka aracı soyulmamış mıydı?
Belki başka büyük olaylar sık yaşanmıyor ama İzmir’in ülkemizin en yaşanabilir kent olarak kalması için İzmirli bahsettiğim şehir eşkiyaları ve bunun gibilere pabuç bırakmaz ama yine de bu konuda asıl görevi güvenliği saplamak olan değerli Emniyet teşkilatımızın biraz daha hassas davranmasını beklemekle çok mu şey istemiş oluruz?
Yorum Ekle
Yazarın diğer yazıları
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Tolga Sarıtaş sessizliğini bozdu
TRT'nin 'Teşkilat' dizisinde rol alan Aybüke Pusat, boykot çağrısı yaptığı gerekçesiyle kadrodan çıkartılmıştı. Pusat'ın dizideki rol arkadaşı Tolga Sarıtaş'tan destek beklense de Sarıtaş...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Baş ağrısından ilaçsız kurtulun
Ani ve şiddetli baş ağrısında hemen hastaneye başvurulmasını tavsiye eden Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz “Ancak bu ara sıra yaşadığınız bir sorun ise ağrı kesiciye sarılmadan önce doğal yolları deneyin’’ diyor.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.