1 Yeni Mesajınız Var

Geçtiğimiz hafta sonu CHP İzmir İl Başkanlığı seçimi yapıldı. Bu seçimin kesin sonuçları birkaç gün içinde elime geçse de iş seyahatlerim dolaysısıyla kongre yorumlarını yazıya dökme fırsatını henüz buldum. Hala sıcak gündemde yer alması sebebiyle kongrenin değerlendirmesini sizlerle paylaşmaya çalışacağım.

Çarşaf liste ile girilen seçim yarışında ipi göğüsleyerek yeni İl Başkanı ünvanını kazanan isim Ali ENGİN oldu. Kongrede 619 delegeden 552'si seçimde yer alırken sandıktan Ali Engin’e 239, Levent Eyipişiren’e 152, Tacettin Bayır’a ise 72 oy çıktı, 89 oy ise geçersiz sayıldı.

21.05.2012 tarihli “İşi CHP, Gücü CHP” başlıklı yazımda birkaç tespitte bulunmuştum. İl Başkanı olacak ismin bana göre taşıması gereken nitelikleri sıralamış ve Hüseyin Mutlu Akpınar’ın bu koltuk için uygun isim olacağını söylemiştim. Yine aynı yazımda İl Başkanı’nın “yeni bir isim” olacağını söyleyerek Tacettin Bayır’a hiç şans vermediğimi ifade etmiştim. Kongre sonucundaki tabloya baktığımızda da benzer tabloyu görüyoruz.

Tabloda ilk dikkat çeken sık sık örgüt içinde çekişmeler ve istifalarla gündeme gelen Tacettin Bayır, İl Başkanlığı sırasındaki uzlaşmaz tavrı ve şaşırtıcı beyanatlarıyla istenmeyen bir isim olmuştur. Bu da göstermektedir ki CHP tabanı kavgacı ve ben merkezci bir idare istemiyor. Daha çok Genel Merkez’e yakın bir isim olarak lanse edilen levent Eyipişiren’in iyi bir aday olmasına rağmen tabanda yeterince etkili olamadığı görüldü. Yine de listesinden yönetim ve disiplin kuruluna giren isimlerin olması da yönetim kurulu üye seçimindeki başarlı öngörüsünü ortaya koymuştur. Ali Engin ise çizgisi ve sevilen bir isim olması yanında birleştirici bir yönetici olacağı izlenimi ile ve yanında yer alan bazı isimlerle yarışı açık ara önde bitirdi.

Ancak seçimin bir başka çıkarımı var ki bunu es geçmek mümkün değil.  

O da Yönetim ve Disiplin Kurulu üyelerinin aldıkları oylar. Toplamda Ülkümen Rodoplu ve Züleyha Bingöl en çok oy alarak yönetim kuruluna girmeye hak kazanan isimler oldu. Hüseyin Mutlu Akpınar ise bu ikili ile birlikte başkan Ali ENGİN’den de fazla oy alan bir başka isim oldu. Ancak burada unutulmaması gereken bir durum var ki gerek Ülkümen Rodoplu gerekse Züleyha Bingöl hem Tacettin Bayır'ın hem de seçimi kazanan Ali Engin'in anahtar listesinde vardı. Ancak Hüseyin Mutlu Akpınar sadece Ali Engin'in anahtar listesinde yer aldı. “İşi CHP Gücü CHP” başlıklı yazımda belirttiğim gibi tabandan gelen, sevilen ve örgütçü bir isim olan Hüseyin Mutlu AKPINAR’a örgütün verdiği değer ortaya çıktı.

İzmir siyasetinde önemli ve etkili isimlerin başında gelen Alaattin Yüksel’e yakın olarak bilinen önceki yönetimden İl Başkan Yardımcısı olan Barış Erel 204 oyla 23.sıradan yönetime girerken Celal Yıldız ise yine 204 oyla kendine yer bulabildi. Yine Yüksel’e yakın isimlerden Ceyhan Kayhan 208 oyla 19.sıradan, Orhan Karaoğlu  ise198 oyla 28.sıradan yeni yönetimde yer aldı.

Bir de kaybedenler var tabii ki. Tacettin Bayır’ın yönetiminde yer alan bir dönemde il sekreterliğini yapan Yekta Varnalı,  Konak İlçe eski Başkanı Erkan Büyükkaya, Konak siyasetinde önemli bir isim Sinan An da liste dışında kaldı. Bu üç ismin de Aziz Kocaoğlu’nun kontenjanından listede yer alması dikkat çekici bir başka ayrıntı.

Çarşaf liste sonucunda kazanan ve kaybedenlerin aldıkları oyların değerlendirmesini yakın oldukları isimlerle birlikte yaptığımızda önemli isimlerin İzmir siyasetindeki güç dengesinin neresinde durduklarını daha net görebiliyoruz. Bu tablo çok şey anlatıyor, tabii anlayabilene. Mübarek sms değil ki ulaştığında “mesajınız iletilmiştir” raporu gelsin de mesaj hedefine ulaştı mı anlayalım.

Varılan noktada kendi açımdan da bir yargıya ulaştım tabii. Seçimden öncesi hatta adaylar net değilken bile yazımdaki tespitlerimin doğruluğu beni hem sevindirdi hem de gururlandırdı. Bayır’ın seçilme ihtimali olmaması birçoklarına göre uzak ihtimal olmasa da bu seçimde örgüte yakın, çekişmesiz, uzlaşmacı adayın sandıktan çıkacağı düşüncemin doğruluğunu görmek beni memnun etti. Ama daha da önemlisi aday olmayan Hüseyin Mutlu AKPINAR’ın bu seçimin yıldız ismi olduğu gerçeği benim açından ayrı bir gurur kaynağı oldu. 

Sonuçta CHP İzmir örgütü kendisine yakın, içlerinden gelen isimlere sahip çıkmıştır. Uygun görmediği ve hatta artık belki de bir daha görmek istemediği bazı isimlere yakın adaylara verdiği oylarla da tenkit etmiştir.

Mesajlar hedeflenen yerler tarafından doğru okunur da gereği yapılırsa hem kendileri hem de CHP için daha açık bir yol hayal değildir ama bu sonuçlardan sonra da “ben yaptım oldu” ısrarcılığıyla devam ederlerse kendileri de CHP İzmir için de daha çok yaralar açılır.

Yeni İl Başkanı Ali ENGİN ve ekibini tebrik eder, önce İzmir, sonra CHP ve Türk siyaseti için hayırlı olmasını dilerim.