Yukarı
7

Av. Anıl Selek

''Cısss''

13 Şubat, 2012

   Son günlerin derin mevzusu MİT’çilerin eylemleri sebebiyle Savcılık tarafından sorgulanmak istemeleriyle ilgiliydi. Ne olmuştu da Devletin İstihbarat Merkezinin görevlileri Savcılık tarafından sorgulanacaktı?

   Üst düzey MİT görevlilerinin Norveç’in Başkent’i Oslo’ya giderek PKK’nın üst düzey yöneticileri diye adlandırılan terör örgütünün elebaşları ile yaptığı görüşme sorgulanacaktı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ses kaydı ileri sürülen bir kayıtta “bizzat Başbakan’ın temsilcisi” olduğunu beyan ediyordu. Yine PKK’nın kent yapılanması olan KCK baskınlarında ele geçen belgeler ve ortaya atılan ses kaydına göre bazı MİT görevlileri hem resmi ve yazılı bir emir olmaksızın PKK ile görüşmüş hem de yine bazı MİT görevlileri KCK’nın içine girerek suç işlemiş, suç işlenmesini sağlamış ve teröristlerle işbirliği yapmıştı. İddialar çok ciddi. Gerçek mi değil mi diye araştırmak da Cumhuriyet Savcısı’nın işi. Neticede şüphelilerin suçlu olduğuna ilişkin delil ve şüphe yoğunsa yargılanmaları gerekirken masumlar ise aklanacaklardır.  

   Ama ne oldu? Onların ifadelerine başvurmak isteyen Savcı’dan kaçtılar. Kaçan şüpheli hakkında ne yapılır? İhzar (yakalama emri) çıkartılır; öyle de oldu. Sonra yakalanıp ifadeleri mi alındı? Hayır çünkü görevli Savcı o görevden alındı. Sanki çocuğa “cısss” diyerek eline vuran ebeveynler gibi anında tepki verip cezalandıran bir sistem var ve sisteme ters gelen her kimse anında kendini başka yerde buluyor. Görevden alınmanın doğal sonucu olarak görevden alınan Savcı’nın işlemleri de geri alınacak ve sayın MİT görevlileri muhtemelen ifade vermekten kurtulacak. Bu iş burada bitip üstü kapatılır mı? Başka bir ifadeyle “Savcı gitti kavga bitti” mi? Bilinmez, zaman gösterecek.

   PKK ile “biz görüşmeyiz” diyen Başbakan’ın beyanı ile Fidan’ın Başbakan adına PKK ile görüşmeler yaptığını beyan etmesi açıkça tezat oluşturuyor. Bu durumun ortaya çıkması hükümet için çok ciddi prestij kaybı olacak. Tabii bu işlem sırasında hukuka aykırılık varsa bazıları için cezai karşılık da cabası. Yine Erdoğan’ın en büyük forsu derin Devlet olarak adlandırılan bazı oluşum ve isimlerin tutuklanıp yargılanmaları ile olmuştu. Ancak bir taraftan hukuksuzluğa savaş açtığını ilan ederken diğer taraftan hukuk dışı yollarla adının anılması pek de kulağa hoş gelmiyor. Başkaları bu ülke için de olsa hukuk dışı davranıyorlarsa karşısında duruyorsan senin yanındakiler de aynısını yaptığında duruşunu bozmaman gerekir. Böyle olunca “Hukukun Üstünlüğü” kavramı “Üstünlerin Hukuku”’na dönüşüveriyor. Gerçi bugüne kadar kulağa hoş gelmeyen onca gelişmeye rağmen halkımız daha çok cebine ve gönlüne hoş geleni tercih etti ya neyse...

   Gelişmelerin bir başka boyutu da MİT görevlileri ile ilgili bu işlemlerin hükümetin son dönemde yaptığı yasal düzenlemelerden kaynaklanması. Açıkçası “bugün bana yarın sana” nitelemesi hayatta çok sık karşımıza çıkıyor. Ama nedense yaşananlardan çok az kimse ders çıkartıyor. Ne demişler “Hukuk bir gün herkese lazım olur”



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Ümit Besen'den miras açıklaması: Her şey ayarlandı

Sanatçı Ümit Besen son dönemde vefat eden ünlü isimlerin ardından yaşanan miras kavgalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Besen konuyla ilgili "Ben hayattayken her şeyi ayarlayan bir ins...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Baş ağrısından ilaçsız kurtulun

Ani ve şiddetli baş ağrısında hemen hastaneye başvurulmasını tavsiye eden Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz “Ancak bu ara sıra yaşadığınız bir sorun ise ağrı kesiciye sarılmadan önce doğal yolları deneyin’’ diyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR