Nefes Alamıyoruz!

   İzmir sadece kurmayların kenti değildir

   İzmir sadece siyasetten ibaret değil…

   İzmir sadece bürokratik çatışmaların özgürlüğe dayalı merdiveni değildir

   İzmir sadece doğuya yakılan ışığın kaçış yuvası hiç değildir.

   Göç ve Sosyo – Kültürel Değişim

   Ne yazık ki!

   İzmir berbat!

   İzmir, nüfus sorunu ülkenin en hızlı artan metropol alanına sahip kentlerinden biridir. Baktığınızda Türkiye ortalamasının üzerinde yoğun olarak artan göç ve gecekondu sorunu altyapı yetersizliği sosyo-kültürel yapının giderek değişmesi sonuç olarak da çevrenin her yönüyle bozulması ve sağlıksız bir hal alması kaçınılmaz bir son…

   Sağlıksız Kent!

   Oksijeni tükenen, yoğun çok katlı lüks betonlar ile doldurulan, bilinçsiz toprak işleme ile bitki örtüsü ve değişim amaçlarından yok edilen sel felaketlerine tutsak olan bir kent…

   Planlama yetersizliği, çarpık kentleşme ülke çapında ''Ulusal Çevre Planının'' bulunmaması çevre düzeni planlarının her bölge için var olmayışından dolayı plansızlıktan nasibini alan bir İzmir!

   Karşıyaka – Bostanlı ve Narlıdere bölgesindeki bütün narenciye, meyve bahçeleri ve bostanların yerini alan beton binalar.

   Kenti çevreleyen dik arazi gecekondu istilası altında. Bornova ve Kemalpaşa ovası kentleşme, üniversite ve sanayi kuruluşlarına teslim oldu ve böylece tarım da bitti. Bahçeler de elden çıkınca düzensiz planlaşma nefes alınamaz kentin halkını boğmaktadır.

   Şimdi suni yeşil alanlarla ayıplar giderilmeye çalışılıyor.

   İzmir kültürü ile çevre koruma bilinci yüksek şehirlerinden biri olmalı. Ancak bazı uygulamalar tam tersini gösteriyor.

   İzmir Büyükşehir Belediyesi yeşil alanlar hakkında diyor ki;

   “İzmir Büyük Şehir Belediyesi, Tarım, Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı’nın bakım sorumluluğunda bulunan toplam yeşil alan m2’si 12.216.891m2 olup; kişi başına 4.38 m2 yeşil alan düşmektedir. İyi günler dileklerimizle, bilgilerinize sunarız.”

   Bakım sorumluluğunda olan yerlerinizden Gündoğdu Meydanı çok bakımsız. Yeşil alanlar sararmış! Kentin çevre ile ilgili denetimi belli ki günden güne yapılmıyor. Molozlar kaldırım kenarlarında birikiyor, görüntü kirliliği yaratıyor.

   Ankara’da ortalama 18,36 m2 yeşil alan düşerken İzmir’de sadece 4,38 m2 yeşil alan düşmesi şehrin beton yığını olduğunun kanıtı değil mi?

   Sonuç olarak; Nefes alamıyoruz!