Yukarı
437396

Ali Babacan'dan Erdoğan'a 'süreç' çağrısı: 'Ya tam sahiplenin ya da...'

26 Kasım 2025 13:28

Demokrasi ve Atılım Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, iktidarın ve AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın süreci yeterince sahiplenmediğini belirterek "Ya bu süreci tam sahiplenin, elinizi ve bedeninizi tam taşın altına koyun ya da 'Bu Komisyon'a nasıl olsa yükü yükledim. Olursa olur artısı bana yazar, olmazsa da iktidar ortağıma ve bu işi yüklenen bürokratlarıma atıp geçerim.' Bu kolaycılıktır, fırsatçılıktır" diye konuştu.

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, iktidarın ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın süreci yeterince sahiplenmediğini belirterek "Aylarca hiç konuşmadı. Geçen haftaki grup konuşmasında dahi meseleyi Komisyon'a havale etti. Heyet adaya gitti, geldi. Şimdi heyetin ziyaret raporunu bekliyoruz. Özellikle Sayın Erdoğan'a seslenmek istiyorum. Ya bu süreci tam sahiplenin, elinizi ve bedeninizi tam taşın altına koyun ya da 'Bu Komisyon'a nasıl olsa yükü yükledim. Olursa olur artısı bana yazar, olmazsa da iktidar ortağıma ve bu işi yüklenen bürokratlarıma atıp geçerim.' Bu kolaycılıktır, fırsatçılıktır" diye konuştu.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, TBMM’de Yeni Yol Grup Toplantısı’nda konuştu. Sözlerine 25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'ne değinerek başlayan Babacan, "İktidarın 'Aile Yılı' ilan ettiği 2025 yılında tam 411 kadın cinayete kurban gitti. Yılın her günü, ortalama birden fazla kadının yaşam hakkı elinden alındı. Tedbirler yetersiz kalıyor. Biz her bir kadın sokakta güven içinde yürüyebilsin diye çalışıyoruz. Kadınların, eve dönüş yolunda adımlarını hızlandırmadığı; birilerini aramak, anahtarlarını parmaklarının arasına sıkıştırmak zorunda kalmadığı; Şiddet görmedikleri, sessizliğe mahkûm edilmedikleri bir Türkiye için çalışıyoruz" diye konuştu. 

Babacan, iktidarın çok uzun bir süredir 11. yargı paketini ve infaz yasasını Meclis’e getireceğini söylediğini belirterek "31 Temmuz Covid yasasındaki Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı hükümler düzeltilmeden, cezada adalet, infazda eşitlik ilkeleri gözetilmeden, büyük bir sosyal yaraya dönmüş KHK mağduriyetleri giderilmeden, küçük yaştaki gençlerin ve çocukların TCK 158 ile ilgili pişmanlık hakkı genişletilmeden, Meclis’e gelecek her teklif eksik olacaktır, yetersiz olacaktır" dedi.

"ÖNEMLİ BİR EŞİK AŞILDI AMA DAHA İŞİN BAŞINDAYIZ"

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'na ilişkin ise Babacan şunları kaydetti:

"Meclis'te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, geçtiğimiz günlerde yine Türkiye'nin gündemindeydi. Komisyondan bir heyet İmralı'ya 'gitsin mi, gitmesin mi' tartışmaları bir anda ayyuka çıktı. Bu tartışmaların arasında, bizim duruşumuzun yeterince anlaşılmadığını da üzülerek gözlemledim. Biz ilk günden bu yana; terörün, şiddetin sona ermesini hedefleyen bu sürece açık destek verdik. 'Başarılı olma ihtimali yüzde 5 bile olsa, o ihtimali bile destekleriz' dedik. Hatta bu iradeyi, ülkenin Cumhurbaşkanı'ndan aylarca önce ortaya koyduk. 'Zor bir süreçtir, çetrefilli bir süreçtir' dedik. 'Bu süreci baltalamak isteyenler, taş koymak isteyenler olacaktır' dedik. Suriye’ye kaynaklı risklere dikkat çektik. 'En büyük oyun bozucu İsrail olabilir' dedik. Tüm bunlara rağmen, Türkiye’nin en genç siyasi partilerinden biri olarak sorumluluk üstlendik. Bu sorumluluğumuzun gereğini de yerine getirdik, getiriyoruz.

Bundan tam üç ay önce Mardin’de açıkça söylemiştim. Yürütülen bu süreçte, Öcalan’ın Komisyon’a iletmek istediği mesajlar varsa, bu mesajların 'bir şekilde' Komisyon’a aktarılmasının önemli ve yararlı olacağını ifade etmiştim. Mesajın hangi metotla iletileceğinin çalışılması gerekir demiştim. O günden bugüne iktidar ortaklarına baktığımızda hele hele Sayın Erdoğan'a baktığımızda bu konuyu sahiplenmediğini gördük. Aylarca hiç konuşmadı. Geçen haftaki grup konuşmasında dahi meseleyi Komisyon'a havale etti. Nihayetinde, Komisyon’dan bir temsil heyetinin İmralı’ya gitmesiyle ilgili öneri Komisyon’a sunuldu ve kabul edildi. Biz bu öneriyi reddeden, engelleyen bir tutum ortaya koymadık. 'İsteyen gitsin' dedik. Heyet adaya gitti, geldi. Şimdi heyetin ziyaret raporunu bekliyoruz. Umarız ki en kısa zamanda komisyon bu konuda bilgilendirilir. Bu Komisyon çalışmalarında nice zor konular gelecek. Daha işin başındayız. Evet önemli bir eşik aşıldı ama daha işin başındayız. Örgüt üyeleriyle alakalı, mahkumlarla alakalı bu örgüt varlığına son verdiğinde, tamamen silahları bıraktığında, Suriye ile ilgili risklerde sona erdiğinde bu örgüt mensuplarının ne olacağıyla ilgili kararlar vermek gerekecek. Bu kararlar kolay kararlar olmayacak. Onun için ben özellikle Sayın Erdoğan'a seslenmek istiyorum. Ya bu süreci tam sahiplenin, elinizi ve bedeninizi tam taşın altına koyun ya da 'bu Komisyon'a nasıl olsa yükü yükledim. Olursa olur artısı bana yazar, olmazsa da iktidar ortağıma ve bu işi yüklenen bürokratlarıma atıp geçerim.' Bu kolaycılıktır, fırsatçılıktır.

"DEM PARTİ İLE ÇÖZÜM ODAKLI BİR DİYALOG KURMUŞKEN..."

Cuma gününden bu yana bizim tutumumuzu eleştirenlere de bir çift lafım var. Konu barışsa, konu Kürt sorununun çözümüyse, bizi sakın ha başkalarıyla karıştırmayın. Biz, bundan tam beş sene önce, herkesten önce çıktık, 'terör sorunu sadece silahla çözülmez, dünyadaki 'çatışma çözümü' tecrübelerinden istifade etmek gerekir' dedik. Birileri, 'Teröristlerin ayakkabı numaralarını bile biliyoruz, hepsini bitireceğiz' derken, biz 'Sadece silah bıraktırmayla yaklaşamazsınız, bu konuya geniş bir bakış açısıyla yaklaşmak gerekir' dedik. Biz, bundan tam üç sene önce, 354 maddelik Temel Haklar Eylem Planımızla, Kürt sorununun çözülmesi için gerekenleri bütün açıklığıyla, cesurca ortaya koyduk. O günkü fikirlere belki de Türkiye hazır değilde ama biz duruşumuzu bozmadık. 

Biz, partimizi kurduğumuz ilk günden bu yana, DEM Parti ile çözüm odaklı bir diyalog kurmuşken; 2023 ve 2024 seçim kampanyaları boyunca hem Sayın Erdoğan, hem de Sayın Bahçeli 'bunlar teröristlerle görüşüyor' diyerek bizleri kıyasıya eleştirdiler, medyalarını üzerimize saldılar. Oysa, bizim çizgimiz hiç değişmedi. Hep tutarlı olduk. Tutarlılık konusunda hiç kimse bizimle aşık atmaya kalkmasın. Herkesin daha önce birbirine ne söylediği kayıtlarda. Gerekirse şu koca perdeyi indiririz, daha önce söylediklerini tek tek ekrana yansıtırız ondan sonra yüzleri yere bakmak zorunda kalır. Dedim ya, bizi başkalarıyla karıştırmayın. Bizim bu meseleyi çözmedeki samimiyetimizi, aylarca başarısızlık ihtimaline yatırım yapanlarla karıştırmayın. Komisyonun aldığı kararı hala sahiplenmekte tereddüt edenlerle bizi karıştırmayın.

"BİZİ ANA DİLİ DÜŞMANLARIYLA, ALFABE DÜŞMANLARIYLA KIYASLAMAYIN"

Mesele demokratikleşme adımlarına gelince, kırk dereden su getirenlerle de karıştırmayın. Bizi, buldukları her kriz anında aslına rücu edenlerle karıştırmayın. 'Kürt anasını görmesin' zihniyetindekilerle; kanallarında Kürtçeyi duyar duymaz yayını apar topar kesenlerle bizi karıştırmayın. Bizi, ulusalcı masallarla kitlelerini uyutmaya çalışanlarla veya Kürt kelimesini duyduklarında irkilenlerle, sakın ola karıştırmayın. Biz ülkenin doğusunda ne söylersek, batısında da aynı şeyi söyleriz. Söylediğimizi de ülkenin her yerinde savunuruz. Söyledik, yine söylüyoruz. Biz bu sürecin başarıya ulaşması için, taşın altına bedenimizi koymaya hazırız. Bizi, tahammülsüzlerle, bizi hoyratlarla karıştırmayın. Bizi, kendinden olmayana şaşı bakanlarla karıştırmayın. Bizi ana dili düşmanlarıyla, alfabe düşmanlarıyla kıyaslamayın. Açık ve net söylüyorum, biz kendimizi ancak ve ancak kendimizle kıyaslarız. Daha iyisini nasıl yaparız diyoruz ve bunun için çalışıyoruz. Bu yüzden gönlümüz ferah, içimiz rahat. Türkiye; Doğusuyla Batısıyla, Türk'üyle Kürt'üyle bir olsun diye çalışıyoruz. Bu ülkenin kadim sorunları çözülsün diye çalışıyoruz."

ANKA



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

AYM, Tayfun Kahraman'ın 'tedbiren tahliye' talebini reddetti!

AYM, gezi davası hükümlüsü Tayfun Kahraman'ın sağlık sorunları nedeniyle tahliye edilmesi yönündeki tedbir talebini reddetti. Yüksek Mahkeme, başvurucunun yaşamı ile maddi ve manevi bütün...

Şehzadeler'de Olağanüstü Seçim Takvimi Netleşti

Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ın 14 Aralık’ta hayatını kaybetmesinin ardından belediyede yeni başkanın belirlenmesi için yasal süreç başlatıldı. Başkanlık makamının boşalması ...


Murat Çalık: Mücadelemi sürdüreceğim

İki kez kanser atlatan ve cezaevinde sağlık sorunları yaşayan, görevden alınan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık mesaj paylaştı. İki kez kanser atlatan, cezaevinde 21 kilo ve...

Aralarında Soylu'nun 'sağ kolu' da var!

Emniyet Genel Müdürü Mahmut Demirtaş’ın başkanlığında dün toplanan Yüksek Değerlendirme Kurulu, 235 emniyet müdürünü emekliliğe sevk etti. Emekli edilenler arasında eski İçişleri Bakanı S...


DEM Parti, Diyarbakır’da 'Öcalan’a özgürlük' mitingi

DEM Parti öncülüğünde terör örgütü PKK'nin lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük talebiyle 4 Ocak'ta Diyarbakır’da miting düzenlenecek. DEM Parti öncülüğündeki Demokratik Toplum Platformu, te...

TBMM Başkanı Kurtulmuş'tan süreç komisyonu toplantısı

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un süreç komisyonu grup koordinatörleriyle saat 16.00'da Meclis'te bir araya geleceği bildirildi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, saat 16.00'da 'Terörsüz Türkiy...


Mahkemeden '10 Ekim Ankara Tren Garı Katliamı' İçin Kritik Karar!

10 Ekim Ankara Tren Garı katliamına ilişkin, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü personeli hakkında “soruşturma izni verilmemesi” kararı kaldırıldı. Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava ...

Son seçim anketi geldi: Yurttaş yeni yıla ne AKP ne CHP ile giriyor

Asal Araştırma'nın yayımladığı ankete göre, kararsız seçmenlerin oy oranı yüzde 27,4 oldu. Buna göre kararsız seçmenler, AKP ve CHP seçmenleri başta olmak üzere birçok siyasi partinin seç...


'Küçük ortak' Destici'den bir 'süreç' eleştirisi daha

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, "Anayasa, bir pazarlık belgesi değildir. Devletin kurucu iradesini, milletin ortak kader anlayışını ve hukuki sürekliliğini güvence altına alan temel me...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Tarkan'dan dikkat çeken çağrı: 'Tamamen yasaklansın!'

Megastar Tarkan, sosyal medya hesabından bulunduğu paylaşımla hayvanların yaşam hakkının korunması gerektiğini vurgulayarak, avcılığın yasaklanması çağrısında bulundu. Hep söyledim, söyle...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

En uzun boylular bu şehirde yaşıyormuş

Erkeklerde ortalama 1.74, kadınlarda 1.60 metre. Bunun sebebi ise genetik, beslenme ve coğrafya... İşte en uzun ve en kısa boyluların yaşadığı şehirler... Türkiye’de yapılan yeni bir araştırmayla şehirlerin boy ortalamaları ölçüldü. Detaylı incelemede Türkiye’de erkeklerin ortalama boyu 1.74, kadınların ortalama boyu ise 1.60 metre olarak belirlendi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR