Bozkırın Tezenesi: Neşet Ertaş ölümünün 13. yılında anılıyor
"Gönül Dağı", "Yalan Dünya", "Zahidem" ve "Mühür Gözlüm" gibi, dinleyenlerin gönül teline dokunan çok sayıda esere imza atan halk ozanı Neşet Ertaş'ın vefatının üzerinden 13 yıl geçti.
Abdallık geleneğinin önemli temsilcilerinden Ertaş, 1938'de Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesi Kırtıllar köyünde, saz üstadı Muharrem Ertaş'ın oğlu olarak dünyaya geldi.
Ertaş'ın müziğe ilgisi, annesi Döne Ertaş'ın çamaşır tokacına tel takarak yaptığı ilk çalgısıyla başladı. Sanatçı, okula gidemese de ağabeyi Necati Ertaş'tan okumayı, babasından ise küçük yaşta keman ve bağlama çalmayı öğrendi.
Çocukluk yıllarını babasıyla Anadolu'yu gezerek ve düğünlerde saz çalarak geçiren Ertaş, sanatını icra etme arzusuyla 14 yaşında İstanbul'a geldi.
ANKARA RADYOSUNDA PROGRAMLAR YAPTI
"Bozkırın Tezenesi" Neşet Ertaş, babasının imza attığı "Neden Garip Garip Ötersin Bülbül" türküsüyle 1957'de, henüz 19 yaşındayken ilk plağını çıkardı. Bu plakla yakaladığı başarı, adının kısa sürede tüm Anadolu'da duyulmasını sağladı.
İstanbul'daki 2 yıllık yoğun çalışmalarının ardından Ankara'ya yerleşen sanatçı, "mahalli sanatçı" ünvanıyla Ankara Radyosunda programlar yaptı.
Ertaş, bu dönemde dinleyicileri tarafından "Anadolu Efsanesi" ve "Türkülerin Babası" gibi isimlerle anılmaya başlandı.
Sanat hayatının zirvesindeyken yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle parmaklarından rahatsızlanan Ertaş, tedavi amacıyla Almanya'ya gitti ve uzun yıllar burada yaşadı.
Ertaş, bu süreçte özellikle gurbetçilerin en çok dinlediği ve sevdiği sanatçılar arasında yer aldı.
ALÇAK GÖNÜLLÜLÜĞÜ HAYAT FELSEFESİ OLARAK BENİMSEDİ
İstanbul'da 2000’de verdiği coşkulu konserle yurda kesin dönüş yapan usta sanatçı, sanat hayatına kaldığı yerden devam etti.
Abdallık kültürünün alçak gönüllülük ilkesini hayat felsefesi edinen Ertaş, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel döneminde kendisine teklif edilen "devlet sanatçısı" ünvanını, "Ben halkımın sanatçısı olarak kalmak istiyorum." diyerek kabul etmedi.
Ertaş, hayattayken Kültür ve Turizm Bakanlığınca "UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi" kapsamında "Yaşayan İnsan Hazinesi" ilan edildi ve 2011'de İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı tarafından sanatçıya fahri doktora ünvanı verildi.
Hayatı boyunca 400'e yakın plak ve çok sayıda kasete imza atan sanatçı, prostat kanseri tedavisi gördüğü İzmir'de, 25 Eylül 2012'de 74 yaşında hayata veda etti.
Ertaş’ın cenazesi, vasiyeti üzerine Kırşehir'de, babası Muharrem Ertaş'ın mezarının yanına defnedildi.
cumhuriyet
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Leonardo DiCaprio: 'Titanic’i hiç tekrar izlemedim'
Leonardo DiCaprio, Jennifer Lawrence ile yaptığı söyleşide kariyerinin en unutulmaz filmlerinden Titanic’i hiç tekrar izlemediğini söyledi. Oscar ödüllü oyuncu Leonardo DiCaprio, rol aldı...
Matthew Perry’nin ölümüyle ilgili davada yeni gelişme
Friends dizisinin yıldızı Matthew Perry’nin ölümüne ilişkin davada ikinci doktor da ceza aldı; Dr. Mark Chavez’e yasa dışı ketamin temini nedeniyle 8 ay ev hapsi ve 3 yıl denetimli serbes...
Oscar Ödülleri'nden Kritik Karar: 2029'dan İtibaren...
Oscar Ödülleri törenlerinin, 2029 ile 2033 yılları arasını kapsayan yeni anlaşma kapsamında televizyonda değil, ABD merkezli video paylaşım platformu YouTube'da yayınlanacağı açıklandı. S...
Dünyaca ünlü rock yıldızları İstanbul'a geliyor
Rock dünyasının ünlüleri, 2026 yılında Türkiye'ye geliyor. Tanınmış isimler, İstanbul'da müzikseverlerle buluşacak. Kariyeri boyunca "Because the Night" ve "People Have the Power" gibi şa...
Bilgisayarla Beste Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Zekâ Vakfı, Türkiye Bilişim Derneği (TBD) ve Halıcı Bilgi İşlem AŞ iş birliği ile düzenlenen 32. TBD-Halıcı Bilgisayarla Beste Yarışması’nın final ve ...
Ünlü piyanist Grinko, Ankara'da konser verdi
Rus müzisyen, piyanist ve davulcu Evgeny Grinko, Ankara'da verdiği konserde hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Besteleri milyonlarca kişi tarafından dinlenen, dünyaca ünlü Rus müzis...
2 bin 400 yıl önce batan gemide parmak izi bulundu
Danimarka açıklarında yaklaşık 2 bin 400 yıl önce batan bir deniz akıncıları teknesinde bulunan antik bir parmak izi ve kimyasal bulgular, Demir Çağı’nda bu gizemli saldırganların nereden...
5 bin yıllık iskelet şaşırttı! Taş Devri'nden kalma gizemli bir gömü...
İsveç’in başkenti Stockholm’ün yaklaşık 35 kilometre güneybatısındaki Gerstaberg köyünde yürütülen yüksek hızlı tren hattı inşaatı sırasında arkeologlar, 5 bin yıllık bir köpek iskeletiyl...
'Bak Postacı Geliyor' izleyicilerine film arasında sürpriz
Yüksel Aksu'nun senaryosunu yazıp yönettiği, oyuncu Ozan Akbaba'nın başrolünde yer aldığı 'Bak Postacı Geliyor' filminin akşam seansında izleyiciler bir sürprizle karşılaştı. Dün akşam bi...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Yıldız Tilbe'den Hülya Avşar açıklaması: 'O sözler bana ait değil'
Hülya Avşar ile Yıldız Tilbe arasında karşılıklı hakaret edildiği iddiaları, iki ünlü ismin yaptığı açıklamalarla yalanlandı. Son günlerde sosyal medyada, Hülya Avşar’ın Yıldız Tilbe’ye, ...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Karaciğer için en tehlikeli alkol belli oldu!
OECD’nin Sağlığa Bir Bakış 2025 raporu, yüksek alkollü sert içkilerin karaciğer hasarını en hızlı şekilde tetikleyen içecekler olduğunu ortaya koydu. Rapor, özellikle alkol oranı yüzde 35’in üzerindeki berrak içkilerin siroz ve kanser riskini ciddi biçimde artırdığı konusunda uyarırken, raporda liste de paylaştı.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.