Yukarı
418518

ABD ekonomisinde 'borç limit' krizi

02 Ocak 2025 12:18

ABD'de 2025'e kadar askıya alınan borç limitinin yeniden yürürlüğe girmesiyle Washington'daki tartışmaların da tansiyonun yükselmesi bekleniyor.

2025 yılına girerken ABD tarafında aralıklarla gündeme gelen borç limiti krizi, yeniden tartışmaların alevlenmesine neden oldu. 

Ülke tarihinde birçok kez sorun haline gelen borç limiti konusu, yeni yılda ABD Kongresinin gündem başlıkları arasında ilk sıralarda yer alıyor.

ABD'de federal hükümetin borçlanabileceği maksimum tutarı belirleyen borç limiti, ülkenin borcunun 36,1 trilyon dolara ulaştığı dönemde ABD ekonomisi için önemli bir risk oluşturuyor.

Borç limiti konusunda Kongrede yeni bir anlaşmaya varılamaması halinde ABD'nin temerrüde düşme riski bulunuyor. Bu durumun küresel piyasalarda dalgalanmalara, ABD'nin kredi notunda düşüşlere ve ekonomide belirsizliklere yol açabileceğinden endişe ediliyor.

BORÇ LİMİTİNİN YENİDEN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ BEKLENİYOR

ABD'de Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında çekişmeli geçen müzakerelerin ardından 2023'te yürürlüğe giren borç limitinin askıya alınmasını öngören düzenlemede belirtilen süre doldu. Böylece borç limiti, 1 Ocak itibarıyla yeniden yürürlüğe girdi.

Beyaz Saray'daki görevini 20 Ocak'ta devralacak ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump, 2025'e borç limiti endişesini ortadan kaldırarak başlamak istese de bu girişiminde başarılı olamadı.

Borç limitinin kendi gündemini etkilemesine izin vermek istemeyen Trump'ın ABD Kongresinde geçen ay kabul edilen geçici bütçe tasarısına borç limitine ilişkin bir düzenlemeyi de ekleme talebi gerçekleşmedi. Cumhuriyetçiler ve Demokratlar, hükümete mart ayına kadar finansman sağlayarak kapanmasını önleyen geçici bütçe üzerinde ancak anlaşabildi.

YELLEN'DAN ABD KONGRESİNE HAREKETE GEÇME ÇAĞRISI

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, geçen hafta borç limitine ilişkin Kongreye uyarı niteliğinde bir mektup gönderdi.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson'a yönelik kaleme alınan mektupta Yellen, ülkenin tam güven ve itibarının korunması için borç limiti konusunda Kongreyi harekete geçmeye çağırdı.

Yellen, 2 Ocak'ta yeni borç limitinin bir önceki günün sonunda yasal limite tabi ödenmemiş borç miktarı olarak belirleneceğini belirtti.

OCAK AYI ORTASINDA GEÇİŞ PLANLANIYOR

Ödenmemiş borç tutarında yaklaşık 54 milyar dolarlık düşüş beklendiğini ifade eden Yellen, bunun büyük ölçüde Medicare ödemeleriyle ilişkili bir federal güven fonu tarafından tutulan belirli menkul kıymetlerin planlanan ödemesinden kaynaklanacağını kaydetti.

Yellen, bu nedenle borcun geçici olarak azalmasıyla Hazine'nin 2 Ocak itibarıyla olağanüstü önlemler almaya başlamasına gerek kalmasının beklenmediğini belirterek, "Hazine, şu anda yeni limite 14-23 Ocak tarihlerinde ulaşılacağını öngörüyor ve bu tarihte Hazinenin olağanüstü önlemler almaya başlaması gerekecektir." ifadesini kullandı.

TRUMP BU DURUMDAN RAHATSIZ

ABD'nin seçilmiş başkanı Trump, hafta sonu Truth Social hesabından yaptığı paylaşımda, borç limiti konusunda eski Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy'ye yüklendi.

"İyi bir adam ve arkadaşı" olarak nitelendirdiği McCarthy'yi 2023'te borç tavanının 1 Ocak 2025'e kadar askıya alınması yönünde oy kullandıkları için eleştiren Trump, bunun "yıllardır alınan en aptalca siyasi kararlardan biri" olarak tarihe geçeceğini ifade etti.

Trump, borç limitine ilişkin, "Bu, Biden'ın sorunuydu, bizim değil. Şimdi bizim sorunumuz haline geliyor." değerlendirmesinde bulundu.

EN SON 2023'TE BU KRİZ YAŞANMIŞTI

ABD'de federal hükümetin 2023'ün başlarında 31,4 trilyon dolarlık borç sınırına ulaşması, borç limiti krizine neden olmuştu.

ABD Hazine Bakanlığı, ülkenin temerrüde düşmesini önlemek için o dönemde bazı olağanüstü önlemleri devreye sokmuştu. Bu kapsamda Kamu Hizmeti Emekli ve Engelliler Fonu ile Posta Hizmeti Emekli Sağlık Yardımları Fonu'na yönelik yeni yatırımlar, bir süreliğine askıya alınmıştı. Ayrıca, Federal Çalışan Emeklilik Sistemi'nin bir parçası olan Tasarruf Fonu'nun Devlet Menkul Kıymet Yatırım Fonu'na tam olarak yatırım yapılamamıştı.

Cumhuriyetçiler ile Demokratlar arasında aylarca süren çekişmeli müzakerelerin ardından Kongre, Haziran 2023'te bazı harcamaları sınırlandıran ve borç limitini 1 Ocak 2025'e kadar askıya alan yasayı geçirmişti.

BORÇ LİMİTİ NEDİR?

ABD'de ilk kez 1917'de uygulanmaya başlanan "borç tavanı" olarak da adlandırılan borç limiti, "ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para miktarının üst sınırı" anlamına geliyor.

Kongre, her yıl altyapıya yapılan hükümet harcamalarını, sosyal güvenlik gibi programları ve federal çalışanlar için maaşları içeren bütçeyi onaylıyor. Tüm bu harcamalar için vatandaşlarından vergi de alan hükümet, yıllardır elde ettiği gelirden daha fazlasını harcıyor ve federal bütçe açığını artırıyor.

Hükümetin, Kongrenin halihazırda onayladığı ödemelere devam edebilmesi için borç para alması gerekiyor. Borç limiti ise ABD hükümetinin "faturalarını" ödemek için alabileceği borcu sınırlandırıyor.

ABD Kongresinin yasayla belirlediği limite ulaşılıncaya kadar ABD Hazinesi, borçlanma yetkisine sahip bulunuyor.

BORÇ LİMİTİNE ULAŞIM NE DEMEK?

Borç limitine ulaşılması halinde federal hükümet borç miktarını artıramıyor. Bu nedenle sadece elindeki nakdi ve gelen gelirleri harcayabiliyor. Limitin artırılması için Kongreden yasa geçirilerek izin alınması gerekiyor.

Kongre, borç limitiyle ilgili bir kararla karşı karşıya kaldığında borç limitini artırmayı veya belirli bir süre için askıya almayı seçebiliyor.

ABD Hazinesi ise bu süreçte hükümetin mali yükümlülüklerini yerine getirmesine devam edebilmesi amacıyla bazı olağanüstü önlemler alabiliyor. Bu önlemler, çeşitli devlet hesaplarına ihraç edilen ABD Hazine tahvillerinin miktarını geçici olarak azaltan muhasebe tekniklerini içeriyor.

Bu kapsamda emeklilik fonları gibi fonlara yeni yatırımlar askıya alınabiliyor veya menkul kıymetlerin sahibine vadesinden önce geri ödeme yapılıyor.

Olağanüstü önlemler, hükümete sadece zaman kazandırıyor ancak borç limitine ulaşmayı engelleyecek kadar büyük uygulamaları içermiyor. Kongre, borç limitini yükseltmedikçe bu olağanüstü önlemler, sınırlı bir süre için yeterli nakit sağlıyor.

Borç limitinin artırılmaması ve olağanüstü önlemler olarak bilinen bir dizi nakit tasarruf aracının tükenmesi halinde ABD Hazinesi, yeni borçlanma yapamayacağı için harcamalarını gerçekleştirememe sıkıntısı yaşıyor.

Tüm yükümlülüklerini yerine getiremeyen Hazine, hangi ödemeleri yapacağını seçmek zorunda kalıyor. ABD'nin borçlarının geri ödemesi de sıkıntıya girerken ülkenin mali yükümlülüklerini yerine getirememesi durumda temerrüde düşmesi söz konusu oluyor.

BORÇ LİMİTİ ARTIRIMI HÜKÜMET HARCAMALARINI NASILE ETKİLER?

Borç limitinin artırılması, hükümete harcamaları Kongrenin onayladığı seviyenin üzerine çıkarma yetkisi vermiyor.

Bu durum, sadece hükümetin vatandaşlara ve tahvil sahiplerine karşı mevcut yükümlülüklerini yerine getirmesine izin veriyor.

ABD Hazine Bakanlığı verilerine göre, Kongrenin 1960'tan bu yana borç limitini artırmak, geçici olarak askıya almak ya da tanımını revize etmek için 78 kez harekete geçtiği kayıtlarda yer alıyor. Bunun 49'unun Cumhuriyetçi, 29'unun ise Demokrat başkanlar döneminde uygulandığı görülüyor.

NEDEN TARIŞMA KONUSU OLDU?

Borç limitinin, teknik olarak hükümet harcamalarının seviyesiyle ilgili olmamasına rağmen federal bütçenin büyüklüğüne ilişkin tartışmalarda kilit bir konu haline geldiği görülüyor.

Açıkları azaltmak veya bütçenin büyüklüğünü sınırlamak isteyen politikacılar, harcama sınırları veya bütçe kısıtlamaları konusunda müzakere etmek için borç limitini kullanıyor.

Son yıllarda bazı politikacıların, federal harcamaların artışını yavaşlatmaya çalışmak için borç limiti üzerindeki hesaplaşmasının arttığı belirtiliyor.

BORÇ LİMİTİNE ULAŞMAK ABD EKONOMİSİ İÇİN NEYİ İFADE EDİYOR? 

Analistler, borç limitinin aşılmasının ABD ekonomisine ciddi zarar vereceği uyarısında bulunuyor.

Borç limiti konusundaki belirsizlik bile yatırımcılar ve hisse senetleri üzerinde baskı oluşturuyor.

Ülke tarihinde borç limiti konusunda son dakikaya kadar beklemenin ne kadar tehlikeli olabileceğini gösteren örnekler de bulunuyor.

Bunlardan biri olarak 2011'de eski ABD Başkanı Barack Obama ile Kongredeki Cumhuriyetçiler arasındaki harcama tartışmasının uzun süreli bir çıkmaza yol açması gösteriliyor.

O dönemde Kongre, Hazinenin nakdinin biteceğini tahmin ettiği tarihten sadece iki gün önce limiti yükseltmek için bir anlaşmaya varmıştı. Bu durum, ABD piyasalarından 2008 finansal krizinden itibaren en dalgalı haftanın yaşanmasına neden olmuş ve kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un ABD'nin kredi notunu ilk kez düşürmesine yol açmıştı.

Uzmanlar, ABD ekonomisinde olası bir temerrüdün ekonomiyi ve piyasaları altüst edebileceğini, tahvil faizlerinin ve borçlanma maliyetlerinin artmasına neden olabileceğini belirtiyor.

ABD'nin temerrüde düşmesi halinde durumun, sadece ülke için değil küresel ekonomi için de ciddi yansımalarının olabileceğine işaret ediliyor.

Sözcü



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Dev yatırım bankasından altın fiyatlarında yeni rekor tahmini!

Goldman Sachs, emtia piyasalarına ilişkin 2026 beklentilerini güncelledi. Banka, altın başta olmak üzere bakır, petrol ve doğalgaz fiyatlarında küresel talep, merkez bankaları ve para pol...

Goldman'dan 2026 altın ve petrol tahmini

Goldman Sachs, baz senaryosunda altın fiyatlarının Aralık 2026’ya kadar yüzde 14 yükselerek ons başına 4.900 dolara çıkacağını öngördü. Banka, özel yatırımcılara yönelik çeşitlendirme eği...


TOBB kasım ayı verilerini açıkladı: Kurulan şirket sayısında sert düşüş!

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) verilerine göre, Kasım 2025’te kurulan şirket sayısı geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 5,9 azaldı. Aynı dönemde kapanan şirket sayısında da yü...

TÜİK Açıkladı: Tüketici Güveni Aralık Ayında Geriledi

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) işbirliğiyle yürütülen Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarına göre, tüketici güven endeksi aralık ayında düşüş ka...


Yeni Vergi Paketi Yürürlüğe Girdi: Araçtan Kiraya Kadar Her Şey Etkilenecek! Kim ne Kadar Ödeyecek?

Yeni vergi paketi Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Araç satış ve devir işlemlerinden harç alınması kararlaştırılırken, emlak vergisindeki artış oranına üst sınır getirildi. D...

Piyasalarda Yeni Gün! Dolar Yükseldi, Euro Geriledi

İstanbul serbest piyasada döviz güne yatay seyirle başladı. Dolar 42,8090 liradan, euro ise 50,2080 liradan satılıyor. Dün kapanışa göre dolarda sınırlı yükseliş görülürken, euro da hafif...


Resmi Gazete’de yayımlandı: İlaç fiyatlarında Euro kuru yüzde 17 artırıldı

Beşeri tıbbi ürünlerin fiyatlandırılmasına ilişkin kararda yapılan değişiklikle, ilaç fiyatlarında esas alınan Euro kuru 2026 yılı için artırıldı. Düzenleme, Resmi Gazete’nin bugünkü sayı...

ABD kasım ayı enflasyonu açıklandı!

ABD’de açıklanan son enflasyon verileri, piyasalarda yön arayışını yeniden gündeme taşıdı. Verilerin ardından Fed’in faiz politikasına ilişkin beklentiler değişirken, döviz ve emtia piyas...


Merkez Bankası rezervleri yükseldi

TCMB'den yapılan açıklamaya göre resmi rezerv varlıkları, geçen haftaya göre yüzde 2,3 artarak 190,8 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşti. Bu hafta döviz varlıkları, bir önceki haftaya...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Feyza Civelek harekete geçti.. Dava açıyor

'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' karakterini canlandıran Feyza Civelek, son dönemde şahsına yönelik artan iddialar üzerine sessizliğini bozdu. 'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' kar...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Osteoporoz sessiz ilerliyor: İlk belirti çoğu zaman kırık

Kemik erimesi (osteoporoz), çoğu zaman belirti vermeden ilerliyor. Hastalık fark edilmediğinde ilk işaret bir kırıkla ortaya çıkabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Özlem Cemeroğlu, kemik kırıklarının hafife alınmaması gerektiğini vurgulayarak erken farkındalığın önemine dikkat çekti.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR