Yukarı
399851

Dünya migren için alarmda

16 Mart 2024 09:51

Migrenin dünyada genç nüfusta birinci engellilik nedeni olduğunu ancak ne yazık ki pek ciddiye alınmadığını belirten Prof. Dr. Uludüz, ‘’Bu hastalık sadece bir baş ağrısı değil birçok şikayete yol açıp yaşam kalitesini düşüren ciddi bir tablo. Dolayısıyla bir an önce tedavi edilmesi gerekir’’ dedi.

Araştırmalara göre migren dünyada ikinci, 50 yaş altında ise engelliliğe yol açan hastalıklar arasında birinci sırada yer alıyor. Türkiye’de ortalama her 6 kişiden biri migrenle mücadele ediyor.

Böylesine önemli bir sorunun yeterince tanınmadığını, hastanın yakınları ve çevresi tarafından genellikle ciddiye alınmadığını belirten Nöroloji Uzmanı ve Dünya Migrenle Savaşma Derneği (LTB) Başkanı Prof. Dr. Uludüz, ‘’Oysa bu çok önemli bir hastalıktır’’ dedi ve migrenle ilgili bilinmesi gereken noktalara değindi. İşte açıklamaları:

‘’YİNE Mi AĞRIN VAR?’’  DEMEYiN!

Migren, yol açtığı ağrılar nedeniyle sosyal aktivitelerden kaçınma ya da ilişkiler üzerinde gerginlikler yaratabilir. Migreni olan kişilerin aile üyeleri ve arkadaşları, bu durumun yarattığı zorlukları tam olarak anlamakta güçlük çekebilir, bu da iletişim sorunlarına yol açar. Migren, sadece kişiyi değil, ailesini, iş yerini ve toplumu da etkileyen karmaşık bir tablodur. Migreni olanlar çevreleri ve hatta aile yakınları tarafından anlaşılmadıklarından yakınır. Çoğu hasta yakını migren hastalarını derinden etkileyen koku, ışık gibi tetikleyici faktörleri yeterince fark edemez. Yaftalanma şeklinde ‘yine mi ağrın var?’ cümlesini duymaktan yorulmuşlardır. Bu durum migrenlilerin çare aramaktan çekinmelerine ve gerekli tedaviyi almakta gecikmelerine neden olabilir. Dolayısıyla migrenle ilgili doğru bilgilerin yayılması, yanlış anlamaların ve önyargıların azaltılmasında kritik bir rol oynar. Eğitim programları ve kampanyalar, migrenin gerçek doğasını ve etkilerini topluma aktarmalıdır.

MİGREN DOSTU HASTANELER HASTALARIN SESİ OLACAK

17-24 Mart Dünya Baş Ağrısı Farkındalık Haftası boyunca başta migren olmak üzere baş ağrılarının toplumda yükü, tedavinin önemi üzerinde farkındalık programları düzenlenecek. Bu hafta kapsamında; Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) desteğiyle, aralarında Uluslararası Baş Ağrısı Derneği (IHS), Avrupa Baş Ağrısı Federasyonu (EHF), Dünya Migrenle Savaşma Derneği (LTB) ve GMPS Derneği gibi paydaşların bulunduğu önde gelen sağlık kuruluşlarından oluşan bir koalisyon, ‘Migren Dostu Hastaneler’ kampanyasını başlattı. Migren Dostu Hastaneler projesiyle migren hastalarına destek olmak, hastaların doğru ve güvenilir bilgilere ulaşmalarını sağlamak, hasta ve hasta yakınlarına yalnız olmadıklarını hissettirmek, hastalıkla ilgili güvenle konuşabilmelerini desteklemek ve migrenlilerin sesi olabilmek hedefleniyor.

İŞTE NEDENLERİ

Migren; ailesel yatkınlığı olan kişilerde stres, açlık, yorgunluk, yolculuk, hormon değişiklikleri, kafein, peynir, çikolata, şarküterii ürünleri gibi gıdalar ve ışık (floresan ışığı, güneş gibi) gibi bazı tetikleyici faktörlere maruz kalındığında ortaya çıkar.

Ağrı bazen başın her iki tarafında ya da ensede de ortaya çıkabilir. Migren tanısında Uluslararası Baş Ağrısı Derneği’nin (International Headache Society) belirlediği tanı kriterleri altın standart olarak kabul ediliyor. Migren tanısı koyabilmek için en az 5 benzer atak yaşanmış olmalıdır. Baş ağrısı atakları en az 4 saat sürmekle birlikte ortalama 24 saat devam edebilir. Ağrı genellikle tek taraflı, zonklayıcı ve şiddetlidir. Ağrı bazen başın her iki tarafında ya da ensede de ortaya çıkar. Bulantı, kusma, ışığa ve sese hassasiyet, koku hassasiyeti ağrıya sıklıkla eşlik eder.

BAŞLAMADAN ALARM VERİR

Migren baş ağrısı başlamadan farklı şikayetlerle kendini gösterebilir. Bazı kişilerde halsizlik, sinirlilik, isteksizlik görülebilirken, bazılarında ise iştah artışı veya uyku sorunları ortaya çıkabilir. Baş ağrısı atakları günlerce sürebilir ve bu durum kişilerin normal günlük aktivitelerine devam etmelerini güçleştirir.

ANKSİYETEYE YOL AÇABİLİR

Migrenin fiziksel belirtileri, kişilerin işgücü verimliliğini düşürebilir ve sosyal etkinliklere katılımlarını sınırlayabilir. Sadece bununla sınırlı kalmayıp migrenin yol açtığı şiddetli ağrı, psikolojik stres ve anksiyeteye (kaygı bozukluğuna) neden olabilir. Migren ataklarının ne zaman geleceği öngörülemez olduğundan, bu durum endişe kaynağı oluşturur. Migren, depresyon riskini artırabilir ve bu psikolojik yük, migreni olan kişilerin yaşam kalitesini daha da düşürebilir.

KADINLARDA DAHA YAYGIN

Dünyada en sık görülen nörolojik hastalıklardan biri olan migren çoğu zaman baş ağrısı ile karıştırılıyor. Özellikle yetişkinlerde sık görülen, günlük yaşamı etkileyen ve iş gücü kaybına sebep olan migren kadınlarda erkeklere oranla 2-3 kat daha fazla görülüyor. Migrenin sıklığı, genel nüfusun yaklaşık yüzde 10-15’ini etkilediği düşünülürken, kadınlarda erkeklere göre üç kat daha yaygındır. Bu durum hormonların migren üzerindeki etkisiyle açıklanabilir.

Sözcü



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

En uzun boylular bu şehirde yaşıyormuş

Erkeklerde ortalama 1.74, kadınlarda 1.60 metre. Bunun sebebi ise genetik, beslenme ve coğrafya... İşte en uzun ve en kısa boyluların yaşadığı şehirler... Türkiye’de yapılan yeni bir araş...

Organları aktif zehirleyen 4 yiyecek!

Ünlü kalp cerrahı Dr. Jeremy London dikkat etmeden tüketilen bazı gıdaların vücudu dolayısıyla organları aktif olarak zehirlendiğini söylüyor. Doktora göre bu gıdalar, düzenli tüketildiği...


Maske geri mi dönüyor?

Avrupa’da hızlı bir artış gösteren grip (Influenza A) vakaları, ülkemizde de görülmeye başladı. Özellikle çocuklar yaşlılar ve kronik hastalar dikkatli olmalı.Viral enfeksiyonlar bu yıl s...

Menopoz ve andropozun etkilerini azaltma yolları

45 yaş sonrası hemen herkesin aklına şu sorular geliyor… Enerjim neden azaldı? Neden daha kaygılıyım? Uyku düzenim niye bozuldu? Üstelik bu tür şikayetleri sadece kadınlar yaşamıyor. Test...


Bu sütü içmek sağlığınız açısından oldukça tehlikeli

Geçmişten günümüze gelen inanışlardan biri de "Çiğ süt daha sağlıklı iddiası". Peki bu gerçekten doğru mu? Uzmanlar sütle ilgili 'Sakın böyle içmeyin' diyerek uyarılarda bulundu.

Kafein faydalı mı zararlı mı?

Kahve, çay, enerji içecekleri, asitli içecekler, çikolata… Hepsi çok fazla tüketiliyor. Dolayısıyla kafein hayatımızın tam ortasında…  Bu uyarıcı maddenin enerjiyi ve zihinsel performansı...


Bu alışkanlık meme kanseri riskini artırıyor

Yanlış beslenme alışkanlıklarının meme kanseri riskini artırdığını belirten Meme Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Sina Ferahman, “Sağlıklı sandığımız bazı gıdalar bile fazla tüketildiğinde hormo...

Vücudunuzdaki bu sinyaller ele veriyor...

Vücut, metabolizmanın sağlıklı şekilde çalışması için yalnızca besinlere değil, aynı zamanda temel vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Özellikle kış aylarında yetersiz vitamin alımı, he...


Bağırsakları anında çalıştıran en etkili 3 gıda belirlendi!

Kabızlık için sadece lif yeterli değil. Yeni bir bilimsel çalışma, bağırsakları anında çalıştıran en etkili 3 gıda ve içeceği belirledi. 3. gün süren tuvalete çıkamama sorunuyla karşılaşt...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Tarkan'dan dikkat çeken çağrı: 'Tamamen yasaklansın!'

Megastar Tarkan, sosyal medya hesabından bulunduğu paylaşımla hayvanların yaşam hakkının korunması gerektiğini vurgulayarak, avcılığın yasaklanması çağrısında bulundu. Hep söyledim, söyle...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

En uzun boylular bu şehirde yaşıyormuş

Erkeklerde ortalama 1.74, kadınlarda 1.60 metre. Bunun sebebi ise genetik, beslenme ve coğrafya... İşte en uzun ve en kısa boyluların yaşadığı şehirler... Türkiye’de yapılan yeni bir araştırmayla şehirlerin boy ortalamaları ölçüldü. Detaylı incelemede Türkiye’de erkeklerin ortalama boyu 1.74, kadınların ortalama boyu ise 1.60 metre olarak belirlendi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR