Yozgatlı çiftçi: Bizim başka geçinme kaynağımız yok

Yozgat’ın Boğazlıyan ilçesi çiftçilerinden Halil Tanış, çiftçinin mahsulünün para etmediğini, girdi maliyetlerinin yüksek, ürün fiyatlarının düşük olduğunu söyledi.

Türkiye'de görülen ekonomik kriz ve yüksek enflasyon dolayı vatandaş yaşam mücadelesi vermeye devam ediyor. A'dan Z'ye her  kalem grubunda görülen yüksek fiyatlar, vatandaşın kamburu oldu.

Yükselen maliyetlerden çiftçiler de etkilendi. Çiftçi yüksek girdilerden dolayı üretmez oldu. Yozgat’ın Boğazlıyan ilçesine bağlı Yoğunhisar köyünde çiftçilik yapan Halil Tanış, çiftçinin çok zor bir dönem geçirdiğini, emek verip, alın teri döktüğü ürününü maliyetinin altında bile satamadığını kaydetti.

''İnsan mesleğinden nefret eder mi ya'' diyen Tanış, çiftçi üretim için kullandığı tohum, sulama, hasat, mazot gibi girdilerinin yüksek olmasına karşılık, ürünleri maliyetin altında bile satmakta zorlandıklarının altını çizdi.

"GİRDİLER PAHALI ÇIKTILAR UCUZ"

Yüksek enflasyondan dolayı girdilerin pahalı çıktıların ucuz olduğunu söyleyeb Halil Tanış, şöyle konuştu:

“Çiftçi perişan durumda, çiftçinin mahsulü para etmiyor. Girdileri pahalı çıktıları ucuz. Bugün 25 kuruş farkla arpa sattık. 75 kuruş farkla buğday sattık. Mazot çıktı 45 liraya, gübre çıktı 25 liraya. Bizim girdilerimiz çıktılarımızdan pahalı, biz bu işin içinden çıkamıyoruz. Pancar geçen sene bin 750 liraydı, bu sene 2 bin 260 lira. Tohumun ünitesi 25 milyon, pancar 2 bin 262 lira. Bunun girdileri pahalı çıktılar ucuz, çiftçi perişan durumda.

İnsan mesleğinden nefret eder mi ya? Çiftçi demek insanın geçim kaynağı demek. Bir şeyler ekmeye korkuyoruz. Petrollere varamıyoruz, gübrecilere varamıyoruz. Bugün Tarım Kredi Kooperatifi çiftçinin destekçisi.

Tüccar gidiyorum 15 bin lira, 20/20’nin tonu burada 16 bin 500 lira. Nerede kaldı bu devletin bize desteği, devletin kaynağı. Biz bunlara kadar yaşıyoruz, bunu yaşayan bilir, yiyen bilmez. Bizim durumumuz vahim, çiftçiyi düşünsün, yüce vicdanına havale ediyorum, çiftçinin durumunu eline alsın. Bizim başka bir şeyimiz geçinme kaynağımız yok.''

"HİÇ DEĞİLSE CANIM DİNLENSİN"

Çiftçi Halil Tanış, pancar üretimini bıraktığını, elindeki tarım makinalarını da satacağını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün milyonlarca yatırım yaptık, traktör aldık, kuyu vurduk, pancar ekiyoruz, soğan ekiyoruz. Şu arkadaş, geçenlerde 7 liraya verdim, almadı, ‘arkadaş satamıyorum ki alayım’ dedi. Öbür tarafa gidiyor, tefeci alıyor, tefeci stoka çekiyor, 25 liraya soğan satacak, benim 7 liraya sattığım soğanı. Tefeciler, yandaşlar kazanıyor.

Bugün cereyan (elektrik), mazotu geçti. Ben yıllık 300 bin lira cereyan parası veriyorum, ektiğim 60 dönüm pancar. Pancarla bugün cereyanı kıyasla ne olacak? O da bu beşli çetelerin içinde yandaş işte. Bak şunun tarladan gelişi maliyeti yüksek. Ama tüccarın eline geçtiğinde pahalı, biz bunları başa baş getiremiyoruz, zararına yapıyoruz. Ben bu sene pancarı da bıraktım. Artık traktörleri de satıp, bankaya koyup, faizi yükselttiler, yatıracağım, faizini alıp yiyip, içip yatacağım. Hiç değilse canım bari dinlensin.

Şu fasulye, ben üç sene önce 500 liraya fasulye sattım. Bu sene kaç lira? Daha arkadaş perakende satıyor 350 liraya, çiniğini 8 kilosunu 350 liraya satıyor. Bu büyük marketlerin eline geçtiği zaman yine 500- 600 lira. Bizim elimizde olmayan imkanları onlara rant sağlıyorlar. Geçen Adana'ya gittim, mandalinanın kilosu tarlada 7 lira. Bugün nakliye koyduğun zaman 25 liraya mal oluyor mandalina.''

ANKA